Abstract
Genel bir değerlendirmede, bilim ve estetik arasında belirgin bir ayrım olduğu kabul edilir. Bunun nedeni, estetiğin öznel bir kavram olduğu düşünülen güzeli konu edinmesidir. Bilim ise nesnel bilgiye ulaşma iddiasındadır. Güzel olanın niteliksel özelliği ile ilgilenen estetik ile bilgi nesnelerinin niceliksel (ölçülebilir) yönlerini araştıran bilim pek bağdaştırılmaz. Bu çalışmada, bilim ve estetik arasında oldukça yakın bir ilişki olduğunu iddia ediyorum. Bilimsel ürün (icat, kuram, denklem vb.) ile sanat eseri arasında nasıl bir ilişki olduğunu araştırıyorum. Bilim tarihindeki kimi örneklerle, keşif esnasında ve hipotez/kuram oluştururken, bilim insanlarının çoğu zaman estetik kaygı ile hareket ettiklerini göstermeye çalışıyorum. Bu kaygı nedeniyle, evren çoğu zaman olduğu gibi değil, olması beklendiği gibi tasvir edilmiştir. Bilim tarihinde estetik etki o denli iz bırakmıştır ki, bazen bilimsel gelişimi hızlandırılmış, bazen de gelişimin önünde bir engel olarak durmuştur.