Abstract
İşitme kaybı sebebiyle işitme engeli olan çocukların dil gelişimleri gecikmekte ve buna bağlı olarak da bilişsel ve sosyal gelişimlerinde gecikme yaşanmaktadır. Bu sebeple işitme engelli çocuklara işitme engelliler için açılan ilkokullar, ortaokullar ve liselerde özel eğitim verilmektedir. İşitme engelliler ortaokullarının ve bu okullarda öğrenim gören öğrencilerin birçok sorunu bulunmaktadır. Bu sorunlardan biri de öğretmen eğitimi konusudur. Çünkü işitme engelliler eğitimi özel bir alandır ve eğitim verecek kişilerin de bu özel eğitimi verebilecek yeterlilikte olması gerekmektedir. Ancak özel eğitime ihtiyacı olan işitme engelli öğrencilere eğitim veren işitme engelliler ortaokullarında görev yapmaya başlayan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) öğretmenleri, bu okullarda görev yapan diğer branş öğretmenleri gibi işitme engelli öğrencilerin eğitimi konusunda özel eğitim almadan, işitme engelli öğrencileri tanımadan bu okullarda görev yapmaya başlamaktadır. Bu da birçok sorunu beraberinde getirmektedir. Bu araştırmada Türkiye’de işitme engelliler ortaokullarında görev yapan DKAB öğretmenlerinin DKAB derslerinin öğretimi konusundaki yeterliliklerini, yine DKAB öğretmenlerinin görüşlerine bağlı kalarak çeşitli boyutlarıyla ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Öğretmenlerin karşılaştıkları sorunları ayrıntılı olarak ifade edebilecekleri düşüncesiyle araştırmada nitel araştırma yöntemi belirlenmiştir. Farklı illerde bulunan öğretmenlere yönelik hazırlanan görüşme formu, yarı yapılandırılmış görüşme tekniği ve standartlaştırılmış açık uçlu görüşme yapılarak 28 katılımcıya uygulanmıştır. Araştırmada ortaya çıkan bulgular değerlendirilmiş ve araştırmanın son bölümünde sonuç ve öneriler ifade edilmiştir. Araştırma sonucunda işitme engelliler ortaokullarında göreve başlayan DKAB öğretmenlerinin bu alanda yeterli düzeyde eğitim almadan göreve başladıkları, bu sebeple okula uyum sağlayana kadar ciddi bir zaman kaybı yaşadıkları, öğrencilerle iletişim kurmada zorlandıkları, öğretmen ve öğrencilerin yeterli seviyede Türk işaret dili bilmemesinin de bu sorunu artırdığı görülmüştür. Öğretmenlerin derslerde farklı anlatım yöntemleri kullanmaya çalışmalarına rağmen bu konuda da zorluklar olduğu, bireyselleştirilmiş eğitim planı hazırlanması ve uygulanmasında da sorunlar yaşandığı ortaya çıkmıştır.